Minik kuşum eskisi gibi pencereme konsun
SORU:
Partnerim eskiden “Erkeğim, tarlada çapaya bunu sap yapsınlar” derdi. Şimdi ise “Ah benim gülüne yılan dolanmış, kolu kanadı kırılmış minik kuşum, hasta oldun da uçamıyor musun?” diyor. Psikolojim bozuldu. Benim kuşum sağa sola uçar mı? Ya da gülüme dolanan sarmaşık çiçeğime hava aldırır mı? Çok çaresizim. Minik kuşum eskisi gibi pencereme konsun, bana şarkılar söylesin.
CEVAP:
Panikleme oğlum, panik yapma nanik yap. Oradan bir çapa sapı kap, dur hele sakın vurma! Yukarıdaki sözüme aldırma, sana yılanı öldürtecektim ama çifte ölüm olmasın, gülünün sapı da kırılmasın. ‘Ağır ol molla desinler’, başkaları da haline gülmesin. Kuş mu, gül mü önce adını koyalım. Babaç (anacın karşıtı) olma peşinde, bedenini dinlendiriyor, o kendi işinde. Artık akılcı, düzenli ve yanağında üç benli bir eş arıyor. Boşa kanat çırpmaktan o da bıktı. Bir süre grev uykusuna yattı. Onun verdiği dersi alırsan, yine bir süre sessiz ve kendi işinde kalırsan, kuş kafesin tellerine tırmanacak, sarmaşıkların dallarını da yine kendisi kıracak ve seni çok bekletmeyecek.
